Hemoroidler, makat üzerinde ve bağırsak çıkışının alt kısmında yer alan şişkin kan damarlarıdır. Bu damarların genişlemesi sonucunda kişide ağrı, kaşıntı ve kanama gibi sorunların hissedilmesine neden olur. Oldukça yaygın görülen bu rahatsızlık kimi zaman makatta ve hissedilebilir durumda gelişirken kimi zaman rektum içinde gizli şekilde oluşur ve fark edilmeyebilir. Halk arasında basur olarak tanınan bu rahatsızlıkta kanama gibi belirtiler gözlendiği anda doktora başvurulması gerekir. Zira Hemoroid bazen çok daha büyük sağlık sorunlarının habercisi olabilmektedir.
‘Hemoroid belirtileri nelerdir? Hemoroid’e ne iyi gelir? Kadınlarda Hemoroid neden oluşur?’ gibi soruların sıkça sorulduğu bir ortamda Özel Ortadoğu Hastanesi olarak bu hastalığa dair merak edilen tüm soruları sizler için yanıtladık.
Makattan kaşıntı ve kanama gibi sorunlar yaşayan birçok insan hemoroid hastalığına dair araştırmalar yapar ve doktorlara başvurur. Hemoroidal damarlar, anatomik açıdan makatın çıkış kısmında veya rektumun alt bölgesinde bulunan kan damarlarıdır. Her insanda bulunan bu damarların zaman içerisinde genişleyerek şişkin bir hal almasına ise hemoroid veya bilinen adıyla basur hastalığı denilmektedir. İç ve dış olmak üzere ikiye ayrılan bu hastalık çoğunlukla rektumun iç duvarında kendisini gösterir. İlerleyen yaş, uzun süreli oturma, kronik kabızlık, kan sulandırıcı tedavi görme, kalça bölgesinde meydana gelen tümörler, ishal, dışkı sırasında zorlanma gibi sorunlardan şikâyetçi kişilerde ve gebelik dönemindeki kadınlarda daha sık rastlanır. Belirti göstermese de hemoroid yastıkçıkları dışarı doğru sarkarak kişide ağrılara ve rahatsızlıklara neden olur.
Hemoroid (basur) hastalarının yaklaşık yüzde 40’lık bir diliminde herhangi bir belirtiye rastlanmaz. Semptomların tespit edildiği hastalarda ise dışkıda kanama, hemoroidal damarlarda ağrı, kanama, kaşıntı ve genel rahatsızlık hissi görülür. Hemoroid hastalarında makat bölgesinde hissedilen kaşıntı, en yaygın belirtiler arasındadır. Fakat hemoroidal damarların makattan sarkmasının sonucunda kişinin şikâyetlerine akıntı, ıslaklık ve makat içinde dolgunluk dolayısıyla da rahatsızlık hissi de eklenir.
Anüsün etrafında yer alan damarlar baskı altında esneme ve şişme eğilimi gösterirler. Basur rahatsızlığı rektumun alt kısmında basıncın artmasından kaynaklı damarların şişmesi ile ortaya çıkar. Bunun başlıca nedenleri dışkılama esnasında zorlanma, kronik ishal, obezite, uzun süreler boyunca oturma, gebelik, ağır kaldırma ve lifli gıdaların yeterince tüketilmemesidir.
Bununla birlikte ilerleyen yaşlarda hemoroid hastalığının görülme olasılığı da artmaktadır. Yaş ilerledikçe rektum ve makat bölgesindeki damarları tutmakla görevli dokular zayıflarlar. Bu da basur oluşumuna yol açar. Gebelik sürecinde de karşılaştığımız bu hastalık bebeğin ağırlığının rektum üzerine uyguladığı basıncın sonucunda meydana gelir. Hemoroidden korunabilmek için lif bakımından zengin gıdalar tercih edilmesi önerilmektedir.
Basur hastalığı; iç, dış, sarkmış ve pıhtılaşmış olmak üzere 4 başlıkta sınıflandırılır. Belirtilerine, ortaya çıktığı lokasyona göre gruplandırılır. Bağırsakların çıkış noktası olarak kabul edilen rektum kanalında oluşan basur, iç hemoroiddir. Anüs ile bağırsak dokusunu birbirinden ayıran dentat çizgi hattının altında kalan kısımda meydana gelen basur hastalığı ise dış hemoroid olarak adlandırılır. İç hemoroid makat dışına sarkma veya sarkmama durumuna göre dört sınıfta incelenir.
Makat bölgesinde kaşıntı, ağrı veya rektumda kan görülmesi gibi semptomlar varsa tanı koymak daha kolay olur. Hemoroid hastalığının kesin tanısı ancak diğer hastalık olasılıkların elenmesi ve hemoroid yastıkçıklarının görüntülenmesinin ardından mümkündür. Bu saydığımız semptomları gösteren hastaların genel cerrahi birimine başvurması gerekir. İç hemoroidler yumuşak bir yapıda olduğu için muayene esnasında saptanamayabilirler. Bu hemoroidlerin tespit edilmesi için kolonoskopi’den faydalanılabilir. Hekim gerekli gördüğünde kan testine de başvurabilir.
Hemoroid vakalarında uygulanan tedavi metodu şikâyetlere, hemoroidin bulunduğu lokasyona ve derecesine göre değişmektedir. Genellikle hastalara yaşam tarzlarında ve beslenmelerinde bazı değişikliklere gitmeleri tavsiye edilir. Gün içerisinde 20-30 gram miktarında lif tüketilmesi, 2 litre civarında su içilmesi önerilir. Bu sayede kabızlık önlenir ve anal kanal üzerindeki basınç azalır. Tüm bunlar şikâyetlerin giderilmesi için etkilidir. Bununla birlikte makat bölgesinde kaşıntı şikâyeti yaşayan hastalar için oturma banyosu, ağrı kesici kremler gibi çözümlere başvurulur. Kanamalı hastalarda kremlere başvurulur. Dış hemoroidler pıhtılaşma olmadığı sürece genellikle kanamaya neden olmazlar. İç hemoroid vakalarında da band ligasyon yöntemiyle tedavi amaçlanır. Bu yöntemle sonuç alınamadığı hallerde ve 4. derece hemoroid vakalarında da cerrahi tedavi seçeneği gündeme gelir. Siz de hemoroid (basur) hastalığından şüphe ediyorsanız geç kalmadan Özel Ortadoğu Hastanesi Genel Cerrahi Birimine başvurarak özlediğiniz sağlığınıza yeniden kavuşabilirsiniz.