Öfke; bireylerin çeşitli durumlara verdiği reaksiyondur. Öfke nöbeti ise bu duygunun kontrol edilmemesi ve şiddetli bir şekilde dışarıya yansıtılmasıdır. Çocuk; haksızlığa uğrama, engellenme, incinme, gözdağı veya istekleri gerçekleşmediğinde; kızgınlık, hiddet, hırs ve saldırganlık benzeri güçlü tepkiler gösterebilir.
Özel Ortadoğu Hastanesi Uzman Klinik Psikoloğu İpek Kızıloluk, çocuklarda öfke nöbetinin nedenlerini ve böyle durumlarda ailelerin nasıl davranması gerektiğini anlattı.
Çocuklarda öfke nöbeti, ailelerin karşılaşmak istemediği tablolardan biridir. Bu durum bir anlamda sosyal, duygusal ve dil gelişimini henüz tamamlamamış çocukların içsel çatışmalarını dışa vurma şeklidir. Küçüklerin duygularını ifade etme ve yönetme biçimlerinden olan öfke nöbeti, genel olarak 1-3 yaş arası çocuklarda görülüyor.
Aileleri zor durumda bırakan çocuklarda öfke nöbetinin belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Çocuklarda öfke nöbetine “mizaç, stres, açlık, yorgunluk, aşarı uyarılma, güçlü duygular, çözemediği meseleler, öz düzenleme, hatalı ebeveyn tutumları ve dürtüsellik” gibi başka sebepler de neden olabilir.
Mizaç: Bazı çocuklar mizaç olarak daha hassas olabilir. Bu tarz karakterler kolay üzülebilir ve çevrede sinir bozucu gelişmelerden hızlı etkilenebilir. Böyle zamanlarda güçlü tepkiler sergileyebilir.
Stres, Aşırı Uyarılma, Açlık, Yorgunluk: Böyle durumlarda çocukların duygularını kontrol etmeleri, düşüncelerini dile getirmeleri ve sakin kalmaları zorlaşabilir.
Çocukların Baş Edemediği Durumlar: Çocuklar karşılaştıkları bazı problemlerle duygusal veya fiziksel olarak baş edemeyebilir. Örneğin; elinde oyuncağı alınan bir çocuk… Yeni konuşmaya ya da yürümeye başlamıştır. Doğal olarak yeniden oyuncağına sahip olmak isteyecektir. Kendisinden büyük birisinden oyuncağını alamaması hali çocukta öfke nöbetine neden olabilir.
Güçlü Duygular: Çocukların kimi duygularını kontrol etmeleri güç olabilir. Örneğin; kaygı, korku, utanç ve öfke gibi her bireyle olan bu duygular doğru yönetilmediğinde birtakım sıkıntılara yol açabilir.
Öz Düzenleme: Duygu ve tepkileri doğru bir biçimde anlama ve bunları yanıtlama becerisidir. 12. aydan itibaren duygu düzenleme yeteneklerini geliştiren çocuklar büyüdükçe bu davranışlarını daha iyi geliştirebilirler. İstenmeyen üzücü olaylarda daha sakin hareket edebilirler.
Dürtüsellik: Kısa sürede az yarar sağlayacak bir durumun uzun vadede daha fazla fayda sunacak bir olguya tercih edilmesi olarak tanımlanan dürtüsellikte seviyenin yüksek olması öfke nöbetini oluşturabilir. Örneğin; dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu olan bireyler; bekleyemez veya erteleyemezler; daha çabuk olanı isterler.
Yanlış Ebeveyn Tutumları: Ebeveynlerin çocuklara yönelik hatalı tutumları öfke nöbetlerine zemin hazırlayabilir Örneğin; ailenin tutarsız “ödül ve ceza” uygulamaları… Anne ve babaların izin ve yasaklara verdikleri yanıtların dengeli olması önemlidir. Büyüklerin farklı davranışları çocukta öfke nöbetlerini tetikleyebilir.
Öfke nöbeti geçiren bir çocuğa yaklaşım biçimine dikkat edilmelidir. Böyle anlarda ebeveynlerin onlara desteği şarttır. Sinir ve kızgınlık patlaması hali kontrol edilmeyebilir. Bu durum ağlama, tekme atma, etrafa vurma, ısırma şeklinde dışarıya yansıyabilir. O halde böyle vakalarda nasıl davranmak gerekir?
Bir öfke nöbeti sırasında ilk yapılması gereken ‘sakin’ kalmaktır. Unutulmamalı ki; bir çocuğa sakinleşmesi için öfkelenmek veya bağırmak sorunu daha da büyütebilir. Aynı zamanda ebeveynlerin böyle olumsuz bir yaklaşımı çocuğa model de olabilir. Anne babalar öfke nöbetleri geçiren çocuklarıyla daha fazla zaman geçirmeliler. Oyun oynama, yakın durma, iletişim kurma, anlama, sevgi dili ve güzel duygularla onlara yaklaşılmalılar.
Konuşma ve anlama becerileri kısmen gelişen çocukları sakinleştirmek için farklı yöntemler denenebilir. Mesela; öfke nöbetine neden olan sorunun çözümüne yardımcı olunabilir. Her fırsatta ona güvenli bir alanda olduğu hissi aşılanabilir. Çocuğun dile getirdiği duygular kabul edilmeli ve daha düşük bir ses tonuyla konuşarak rahatlaması sağlanabilir. Öfke nöbeti sırasında çocuğun mantıklı davranması beklenmemelidir. Onun talepleri yerine getirilirken tutarlı olmaya özen gösterilmelidir. Tutarlı olmak çocuğun ‘öfke nöbetlerini’ isteklerini elde etme aracı olarak kullanmaması bakımından önemlidir. Anne-babalar, böyle çocukların değişiminin zaman alacağını farkında olarak sabırlı olmaları, devamlı gözeterek ve onları destekleyerek yanlarında yer almalıdırlar. Özellikle öfke nöbetleri anında şiddetli tepki veya gülmekten kaçınılmalıdır.
Öfke nöbetinin süresi ve şiddeti çocuğa göre değişebilir. Böyle durumlarda çocuğa eşlik ederken şu hususlara dikkat edilmesi yararlı olacaktır: