Vücudun hayat boyu önemli ölçüde ihtiyaç duyduğu kaynaklardan biri yağ dokusudur. Vücudun en büyük enerji deposu özelliğine sahip olan yağ dokusu; yağ hücrelerinin sayıca daha yoğun oldukları özel bir bölgedir. Yağ, yoğun besin tüketimiyle bedende birikir. Açlık esnasında barındırdığı yağ asitleriyle kişinin enerji ihtiyacına cevap verir.
Sağlıklı bir yaşam için gerekli olan yağların fazlası ise zararlıdır. Düzensiz ve dengesiz beslenme alışkanlığı, fast-food tarzı gıdaların tüketimi ve hareketsiz yaşam biçimi bünyenin yağlanmasına neden oluyor. Özellikle karaciğer, böbrek, kalp gibi hayati organların yağlanması kalp ve damar, hipertansiyon, diyabet (şeker) gibi bir takım hastalıklara yol açıyor.
Vücudun farklı bölgelerinde göze çarpan yağlar sağlıkla ilgili bir takım sinyaller vermiş olabilir. Bazı organların çevresinde toplanan yağlara dikkat edilmediğinde sözü edilen hastalıklar meydana gelebilir. İşte, vücudun farklı bölgelerinde toplanan yağların sağlık üzerindeki etkileri…
Özelikle kadınlarda daha çok görülen kalça bölgesi yağları genetik kaynaklı olabilir. Bunun yanı sıra söz konusu bölgede yoğun glüten ve süt ürünlerinin tüketimi, yetersiz fiziksel aktivite ve doğum kontrol hapları da yağ birikimini hızlandırır.
Kol çevresinde ölçüsüz bir şekilde biriken yağlar, insan vücudundaki hormonal değişiklikler dolayısıyla ortaya çıkabilir. Örneğin; hormon düzeyini farklılaştıran bir ilacın kullanımı üst kollarda yağ dokusunu geliştirebilir. Kadınların kollarında yağlanma miktarı erkeklere oranla daha yüksektir. Menopoz sürecinde testosteron seviyesi azaldıkça kadınların üst kollarında kilo artabilir.
Yağ, özellikle karın çevrisinde yoğun bir şekilde toplanır. Visseral veya karın içi yağı olarak da isimlendirilen bu yağ; pankreas, karaciğer, böbrek ve kalp gibi iç organların çevresini kaplar. Düzenli spor yapılmadığında veya dengesiz beslenildiğinde karın kısmında yağ seviyesi artar. Buda insülin direnci, düşük metabolizma ve hormonal dengesizliklere zemin hazırlar.
Fazla protein tüketimi alt sırt ve bel bölgesindeki yağların gerekçesi olabilir. Ayrıca yoğun şekilde işlenmiş besinler, karbonhidratlar ve şekerli içecekler tüketmekte belde yağlanmayı tetikler. Erkeklerde de yaygın halde görülen bu durum karaciğer yağlanması riskini de beraberinde getiriyor.