Anasayfa Tıbbi Birimler Girişimsel Radyoloji Periferik Damar Anjiyografi
Periferik Damar Anjiyografi

Periferik Damar Anjiyografi

İÇİNDEKİLER

Periferik Damar Anjiyografi Nedir?

Periferik damar anjiyografi, kol, bacak, boyun ve karın gibi bölgelerdeki damarları ayrıntılı bir şekilde görüntülemek için uygulanan bir prosedürdür. Bu yöntemde, damar içine enjekte edilen kontrast madde sayesinde damar yapısı ve kan akışı görüntülenebilir. Çoğunlukla damar tıkanıklıkları, darlıklar, baloncuk (anevrizma) oluşumu, damar sertliği (ateroskleroz), pıhtılar ve diğer damar bozukluklarını tespit etmek için kullanılır. Özellikle diyabet, yüksek kolesterol ve sigara kullanımı gibi nedenlerle oluşan dolaşım problemlerini değerlendirmek amacıyla sıklıkla tercih edilir. İşlem sırasında, kasık ya da kol bölgesinden ince bir kateterle damara giriş yapılır ve kontrast madde enjekte edilir. Bu sayede damarların iç yapısı net bir şekilde görüntülenir. Gerekli durumlarda, anjiyografi esnasında damar açma işlemleri de yapılabilir.

Periferik Damar Anjiyografi Nasıl Yapılır?

Periferik damar anjiyografisi öncesinde, duruma göre hastaya damar yoluyla hafif bir sakinleştirici verilebilir. Ardından, giriş yapılacak bölge (yaygın olarak kasık veya kol) sterilize edilir ve lokal anestezi uygulanır. Bu sayede hasta işlem sırasında ağrı deyeimlemez. Daha sonra, ince bir kateter cilt üzerinden damar içine yerleştirilir. Kateterin damarda ilerleyişi floroskopi (canlı X-ray) cihazı ile takip edilir. Kateter hedeflenen konuma ulaştığında, damarların net bir şekilde görüntülenmesini sağlamak amacıyla kontrast madde enjekte edilir. Bu madde, X-ray altında damarların daha belirgin hale gelmesini sağlar. Kontrast madde verildikten sonra, damarların yapısını gösteren görüntüler incelenmek üzere alınır. Damar tıkanıklığı veya daralma tespit edilmesi durumunda, aynı işlem sırasında balon anjiyoplasti veya stent uygulaması gibi müdahaleler de yapılabilir. İşlem ortalama olarak 30-60 dakika arasında sürebilir. Sonrasında kateter çıkarılır ve giriş yapılan bölgeye basınç uygulanarak kanamanın kontrolü sağlanır. Hasta bir süre gözlem altında kaldıktan sonra günlük hayatına dönebilir. Eğer ek olarak müdahale yapılmışsa, hastanede kalış süresi değişiklik gösterebilir.

Periferik Damar Anjiyografi Riskleri Nelerdir?

Her tıbbi işlemde olduğu gibi, periferik damar anjiyosu da birtakım riskler içerebilmektedir. Bu riskler genellikle düşük ihtimalle görülse de, özellikle bazı hasta gruplarında komplikasyon gelişme riski daha yüksek olabilir. İşte meydana gelebilecek olası riskler:

  • Alerjik Reaksiyon: İşlem sırasında damar yoluyla vücuda enjekte edilen kontrast madde, kimi zaman alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu reaksiyonlar hafif kaşıntı ve kızarıklıktan, daha ciddi solunum problemlerine kadar değişim gösterebilir.
  • Enfeksiyon: Giriş yapılan bölgenin steril olmaması veya yara bakımına özen gösterilmemesi enfeksiyon riskini artırabilir.
  • Böbrek Fonksiyonlarında Bozulma: Kontrast madde böbrekler tarafından süzülerek vücuttan uzaklaştırılır. Ancak özellikle kronik böbrek hastalığı veya diyabeti olan bireylerde böbrek fonksiyonları olumsuz etkilenebilir.
  • Damar Hasarı ve Kanama: Kateterin yerleştirildiği damar bölgesinde küçük çaplı kanamalar, morarma ya da enfeksiyon görülebilir. Nadir olarak, damar duvarında ciddi bir hasar meydana gelebilir ve bu durumda ek tıbbi müdahale gerekebilir. İşlem sonrası hastanın damar bölgesini zorlayacak hareketlerden kaçınması önerilir.
  • Pıhtı Oluşumu: İşlem sırasında veya sonrasında, kateterin uç kısmında kan pıhtısı oluşabilir. Bu pıhtı kan akışını engelleyerek damarın tıkanmasına yol açabilir ve ek tedavi gerektirebilir. Bu tür durumları önlemek amacıyla bazı hastalara işlem sonrası kan sulandırıcı ilaçlar reçete edilebilir.
  • İnme (Felç) Riski: Kateterin ilerletilmesi sırasında, damarlarda bulunan aterosklerotik plaklar yerinden koparak beyin damarlarını tıkayabilir. Bu durum, beyne giden kan akışını engelleyerek inmeye neden olabilir. Ancak bu komplikasyon oldukça nadirdir ve deneyimli uzmanlar tarafından yapılan işlemlerde risk en aza indirilmektedir.
  • İç Kanama Riski: Çok düşük bir ihtimalle de olsa, kateterin damarı delmesi sonucunda iç kanama meydana gelebilir. Bu gibi durumlarda ek tıbbi müdahale gerekebilir.

Bu tür komplikasyonların önüne geçmek için işlem öncesinde detaylı tıbbi değerlendirme yapılır. Hastaların işlemin ardından doktor tavsiyelerine uyması komplikasyon ihtimalini düşürmektedir.

Periferik Damar Anjiyografi Neden Yapılır?

Periferik damar anjiyografisi, kol, bacak ve vücudun iç kısımlarında bulunan damarları ayrıntılı şekilde görüntülemek için uygulanan bir metottur. Bu işlem, damar hastalıklarını tespit etmek ve kişiye uygun tedavi planını belirlemek amacıyla yapılır. Periferik damar anjiyografisi aşağıdaki durumlarda tercih edilebilmektedir:

  • Damar Tıkanıklıkları ve Daralmalar: Kan akışını engelleyen veya azaltan damar daralmaları ve tıkanıklıklarının tespiti edilmesi amacıyla kullanılabilir. Özellikle periferik arter hastalığı gibi dolaşım bozukluklarının teşhis edilmesinde önemli bir rolü vardır.
  • Anevrizma (Damar Balonlaşması): Damar duvarında oluşan genişlemeleri görüntüleyerek olası riskleri değerlendirme amacıyla yapılabilir.
  • Damar Hasarları: Travma, cerrahi işlemler veya başka nedenlerle damarların hasar alıp almadığını anlamak için uygulanabilir.
  • Kan Akışı Sorunları: Bacak veya kollarda ağrı, uyuşma gibi şikayetlerin sebeplerinin damar kökenli olup olmadığını tespit etmek amacıyla gerçekleştirilebilir.
  • Kan Pıhtıları: Damar içinde oluşan pıhtıların varlığını tespit etmek ve bunların kan akışına olan etkisini anlamak için kullanılabilir.
  • Diyabete Bağlı Damar Problemleri: Şeker hastalığına bağlı olarak gelişen dolaşım sorunlarını teşhis etmek için uygulanabilir.
  • Toplardamar Problemleri: Bacaklardaki varisler, venöz yetmezlik ve benzeri rahatsızlıkları değerlendirmek için yapılır.

Bu işlem, damardaki problemlerin erken teşhis edilmesine yardımcı olarak hastaya en uygun tedavi yönteminin uygulanmasını sağlar.

Periferik Damar Anjiyografisi Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler

Periferik damar anjiyografisi sonrası hastaların yeterince dinlenmesi ve doktorun önerilerine uyması büyük önem taşır. İşlem yapılan bölgeye baskı uygulanarak kanama riski azaltılmalı ve birkaç saat yatak istirahati sağlanmalıdır. İlk 24 saat boyunca ağır fiziksel aktivitelerden ve ani hareketlerden kaçınılması önerilir. Bol su içmek, kullanılan kontrast maddenin vücuttan daha hızlı atılmasına yardımcı olur. İşlem bölgesinde aşırı şişlik, kanama veya şiddetli ağrı gibi belirtiler fark edilirse, vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Sıkça Sorulan Sorular

Periferik Damar Anjiyografi Kimlere Yapılır?

Periferik damar anjiyografisi, periferik arter hastalığı, damar tıkanıklıkları veya diğer damar anormallikleri bulunan hastalara yapılır.

Periferik Damar Anjiyografi Hangi Hastalıkların Teşhisinde Kullanılır?

Periferik damar anjiyografisi, periferik arter hastalığı, damar tıkanıklıkları, anevrizmalar, damar duvarı genişlemeleri, kan pıhtıları gibi hastalıkların teşhisinde kullanılır.

Periferik Damar Anjiyografisi Ağrılı Mıdır?

Periferik damar anjiyografisi genellikle ağrısızdır, ancak işlem sırasında hafif rahatsızlık hissi veya iğne giriş yerinde ağrı deneyimlenebilir.

Periferik Damar Anjiyografi Ne Kadar Sürer?

Periferik damar anjiyografisi, ortalama olarak 30 dakika ile 1 saat arasında sürebilir. İşlem süresi, uygulanan bölgeye ve hastanın özel durumuna bağlı olarak değişebilir.

Girişimsel Radyoloji Birim Doktorları

Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Girişimsel Radyoloji birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.

Diğer Girişimsel Radyoloji Konuları

Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Girişimsel Radyoloji Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Online İşlemler