Anasayfa Tıbbi Birimler Çocuk ve Ergen Psikiyatri Travma
Travma

Travma

İnsan vücudunun beklenmedik gelişmeler karşısında verdiği tepkilerden biri travmadır. Sel, deprem, kaza gibi durumlar karşısında çıkan travmayı atlatmak özellikle de çocuk ve ergenlerde zor olmaktadır. Travma durumunda neler yapılması gerekiyor, yazımızda bulabilirsiniz.

Yazı İçeriği

Travma Nedir?

Travma, beklenmedik bir anda, kişinin dayanma gücünü zorlayan veya aşan bir durum olarak tanımlanır. Travmanın oluşmasında, çocuğun söz konusu olayı kendinin ya da başkasının yaşamına tehdit olarak algılamasının büyük etkisi vardır.

Sel, deprem gibi afetler, çocuğun hayatını etkileyebilir ve travmaya neden olabilir. Ayrıca istismar veya kaza yaşamak ya da bunlara şahit olmak ve sevilen birinin kaybı da travmaya yol açabilir.

Çocuklarda Travma Sonrası Stres Bozukluğunun Nedenleri

Çocukluk evresinde maruz kalınan cinsel, duygusal veya fiziksel istismar, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanmaması, sevilen birinin kaybedilmesi, bazı kronik rahatsızlıklar veya aile içinde yaşanan boşanma veya taşınma gibi olaylar çocuklarda travma sonrası stres bozukluğu yaşanmasına neden olabilir.

Çocukluk evresinde yaşanan travmaların hepsi, travma sonrası stres bozukluğu vakasına neden olmaz. Travma yaşandıktan sonra gelişen davranışsal ve duygusal değişimler uzun süreler boyunca devam ediyorsa travma sonrası stres bozukluğu tanısı konulabilir.

Travmatik Olayın Ardından Çocuğa Destek Olmak

Kendine ya da sevdiği bir yakınına tehdit duygusunu yaşayan çocuğun güven duygusu sarsılır. Yetişkinler, genellikle travmatik olaylara ilişkin çocuklarıyla pek konuşmak istemez; o olay hiç olmamış ya da önemli değilmiş gibi davranırlar. Bu durumda çocuk, söz konusu olay hakkında kendi senaryolarını üretir ve çocuğun kafasında kurguladığı durum belirsizlikler barındırdığı için çocuğu daha çok rahatsız eder. Travmatik olaydan sonra çocukla konuşmak, çocuğun duruma anlam yükleme sürecini olumlu etkiler.

Travmatik olayın ardından çocuğa destek olmak için şunlara dikkat edilmelidir:

  • Yaşanan travmatik olay hakkında çocuğun yaşına uygun olarak mümkün olduğunca ayrıntılı bilgi verilmelidir.
  • Çocuğun durumu anlayamayacağı veya durumdan etkilenmeyeceği düşünülmemeli, ona zaman ayrılmalıdır.
  • Çocuğun durum hakkında duygu ve düşüncelerini ifade etmesine olanak sağlanmalı, “Üzülme, güçlü ol” demek yerine, “Evet, üzülüyorsun, seni anlıyorum” gibi sözlerle çocuğa yaklaşılmalıdır.
  • Yaşanan durum sonucu oluşan bu duygu ve düşüncelerin normal olduğu çocuğa anlatılmalıdır.
  • Çocuğa sarılmak, öpmek iyi hissetmesini sağlamak açısından önemlidir.
  • Çocuğunuza sık sık onu sevdiğinizi söyleyin. Yaşananların geçici olduğunu ve kısa zamanda düzeleceğini anlatın.
  • Çocuğun oyun oynama ve resim yapma yoluyla yaşadıklarını dışa vurması sağlanmalıdır.
  • Çocuğun kısa sürede günlük yaşama katılması ve yaşına uygun sorumluluklar verilmesi olumlu etki yapacaktır.

Travma Sonrası Çocukta Gözlenebilecek Tepkiler

Travmatik bir olay yaşayan çocuğun, duruma nasıl tepki göstereceği birçok faktöre bağlıdır. Bunlar şöyle sıralanabilir:

  • Çocuğun yaşı: Çocukların farklı yaş dönemlerinde gösterdikleri davranışlar da farklıdır.
  • Olayla doğrudan bir bağlantısı olup olmadığı: Yaşanan durumun, çocuğu ne kadar yakından ilgilendirdiğine göre vereceği tepki de değişir.
  • Olaydan önceki kişilik yapısı: Çocuğun kuvvetli bir uyum yeteneği varsa, sorunlara kısa sürede çözümler üretebiliyorsa, lider özelliklerine sahipse yaşanan travmatik olayla baş etme konusunda daha kolay çözüm üretecektir.
  • Olaydan sonra destek: Çocuk, travmatik olayın ardından bir destek çemberine alınmışsa olayın etkilerini daha çabuk atlatır.
  • Travmatik olayın süresi, sıklığı: Kısa süren ve yalnızca bir kez olan olay ile uzun süren ve tekrarlanan bir olayın çocuğun üzerinde etkileri farklı olur.
  • Olayın insan kaynaklı veya doğal afet olması: İnsan kaynaklı olan travmatik olaylar çocukları daha fazla etkilerken, doğal afetlerin etkilerini atlatmak daha kolaydır.

Çocuklarda travmatik olaya bağlı olarak şu davranışlar gözlenebilir:

  • Kâbuslar, uyku bozuklukları,
  • Tuvalet alışkanlığında ve beslenmede farklılıklar,
  • Huzursuz, içine kapanma, ağlama, yalnız kalma isteği,
  • Bazı nesnelere aşırı bağlanma,
  • Anne, babayla ve kardeşlerle ilişkilerinde farklılık,
  • Yaşanan olayla ilgili takıntılı düşünceler, sürekli olay hakkında konuşma ya da olayla ilgili oyunlar oynama,
  • Küçük olaylara büyük tepkiler verme.

Travma Sonrası Profesyonel Yardım

Bazı çocuklar travma sonrası dönemde kendi kendilerine toparlanırken, bazı çocuklarda travma sonrası stres sendromu belirtileri devam edebilir. Yaşanan travmatik olayın üzerinden 6 ay geçmesine rağmen, çocuk farklı şekilde davranmaya devam ediyorsa, Travma Sonrası Stres Sendromu’ndan söz edilebilir. Çocuk olayın 6-12 ay sonrasında hala davranış değişiklikleri, travmatik stres sendromu belirtileri göstermeyi sürdürüyorsa bir uzmana başvurmak gerekir.

Çocuklarda Travma Sonrası Stres Bozukluğu Tedavisi

Travma odaklı bilişsel davranışçı terapi uygulamaları bu vakaların tedavisinde en yaygın kullanılan terapi metotlarının başında gelir. Travmatik deneyimin sonrasında çocukta gözlenen belirtiler üzerine hem çocuk hem de ailenin, yaşanan yoğun kaygı ile başa çıkma konusunda beceriler kazanmaları gerekir. Travmatik deneyimlere ilişkin anılar çocuk veya genç bireyin zihninde parçalanmış halde yer tutar. Kişi çoğu zaman yaşadığı deneyimin ayrıntılarını hatırlayamayabilir. Kimi zaman travmatik olayın bütünsel bir hikaye haline getirilmesi ve çocuğun zihnindeki dağınıklığın giderilmesi tedavinin önemli bir ayağıdır.

EMDR yöntemi travma vakaların kullanılan başarılı yöntemlerden biridir. Bunun yanı sıra çocuklarda oyun terapisi ve benzeri uygulamalarla da sonuç elde edilebilmektedir. Kimi zaman da yaşanan semptomların hafifletilmesi için medikal tedavilere başvurulabilir. Genellikle ilaç tedavisi ve psikoterapi yöntemi birlikte yürütülür.

Çocuğun Travmayı Algılamasında Yetişkinlerin Rolü

Eğer bir çocuk travmatik bir deneyim yaşadıysa veya aile birlikte bir travmaya maruz kaldıysa, çocuğun bu alışılmamış ve beklenmedik acı verici olayı nasıl algılayacağı, nasıl bir tepki göstereceği veya nasıl yorumlayacağı büyük oranda etrafındaki yetişkinlere bağlıdır. Özellikle de anne ve babaya. Yaşanan olay çocuk için yenidir ve bu olaya karşı geliştirebileceği hazır bir davranış kalıbı yoktur. Bu yüzden çocuk ilk olarak anne ve babasını izler. Bu noktada anne ve babanın yapması gerekenler şu şekildedir:

Anne ve babalar, çocuklarının duygularını ve düşüncelerini anlamak için çaba göstermelidirler.

Çocuğun güven duygusunun korunması gerekir. Eğer anne ve baba kendisini çaresiz hissediyorsa dahi bunu çocuğa mümkün olduğunca yansıtmamalıdır. Onu teskin eden cümleler kurmakta fayda vardır.

Eğer travmatik olay bir çeşit doğal afet sonucu yaşanmışsa anne ve babanın çocuğa konu ile ilgili net ve açıklayıcı bilgiler vermesi gerekir.

Anne ve baba, travmatik olayın sonrasında bir an evvel çocuğun eski yaşantısına benzer bir hayat rutini kurmalıdır. Veya çocuk ailenin bunun için çabaladığını görmelidir.

Çocuğun artık güvende olduğunu hissetmesi önem taşır.

Mümkün olduğunca geleceğe dair olumlu bir bakış açısı geliştirilmesi gerekir.

Unutmayın ki çocuğunuzu travmalara karşı hazırlamak olanaksızdır. Buna karşın çocuğu bu konular hakkında bilinçlendirmek, onun olası travmatik olaylar karşısında daha hazırlıklı olmalarına katkı sağlar. Bu sayede ilk defa karşılaşılan travmatik olay karşısında belirsizlik ve bilinmezliğin neden olacağı kaygı ve endişe ile daha kolay başa çıkabilirler.

Travma Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Hangi olaylar çocuklarda travmaya neden olur?

Sel, deprem gibi afetler; istismar veya kaza yaşamak ya da bunlara şahit olmak ve sevilen birinin kaybı çocuklarda travmaya yol açabilir.

Travmatik olayın ardından çocuklarda kâbus görme, uyku bozuklukları, tuvalet ve beslenmede farklılıklar, huzursuz, içine kapanma, ağlama, yalnız kalma isteği, bazı nesnelere aşırı bağlanma, anne, babayla ve kardeşlerle ilişkilerinde farklılık, yaşanan olayla ilgili takıntılı düşünceler, küçük olaylara büyük tepkiler verme gibi davranışlar görülebilir.

Yaşanan travmatik olayın üzerinden 6-12 ay geçmesine rağmen çocukta travmatik stres sendromu belirtileri görülüyorsa bir uzmana başvurulmalıdır.

Çocuk ve Ergen Psikiyatri Birim Doktorları

Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Çocuk ve Ergen Psikiyatri birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.

Doktor güncelleniyor.

Diğer Çocuk ve Ergen Psikiyatri Hastalıkları

Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Online İşlemler