Günümüzde en çok görülen hastalıklardan biri kalp hastalıklarıdır. Başta genetik faktörler olmak üzere sigara kullanımı, stres, şeker hastalığı, kötü beslenme ve tansiyon hastalıkları kalp rahatsızlıklarına neden olabiliyor. Göğüs ağrısı ve baskı hissi ile kendini gösteren hastalıklar tedavi edilmezse ciddi kalp yetmezliği ve ölümle sonuçlanan ani kalp krizleri ortaya çıkabiliyor. Kalp hastalıklarının tedavisinde en çok kullanılan yöntemlerden biri ise koroner bypass ameliyatıdır.
İçindekiler
Kalbin etrafını koroner arterler denen ve kalp kasını besleyen atardamarlar çevreler. Kalpten çıkan aortun beslediği koroner arterlerde daramla veya tıkanma olduğu zaman başka yerden alınan damarlarla köprüler oluşturularak kan akışı sağlanır. Bu işleme koroner bypass ameliyatı denilmektedir. Bypass ameliyatı, koroner arterlerin daralması veya tıkanması sonucu kalbin yeteri kadar beslenemeyip işlevini yerine getiremediği durumlarda tercih edilmektedir.
Koroner bypass ameliyatı açık kalp ameliyatlarıdır. İki şekilde yapılmaktadır.
İlk yöntemde; kalp durdurularak bypass yapılmaktadır. Hasta genel anestezi ile uyutulduktan sonra göğüs kemiği kemik testeresi ile kesilip göğüs açılır. Daha sonra kalp akciğer makinesine bağlanarak kalp ve akciğer devre dışı bırakılır. Böylece ameliyat esnasında akciğer ve kalbin görevini bu makine üstlenir. Daha sonra tıkanmış veya daralmış olan koroner damara köprüleme yapılarak kan akışı sağlanır. Bu köprüleme için en çok tercih edilen damarlar sağ ve sol meme atardamarlarıdır. Atardamar greftleri, bacaktan alınan toplardamar greftlerine oranla daha sağlıklı bir gelecek vadetmektedir.
İkinci yöntemde ise kalp durdurulmadan, çalışır halde iken ameliyat yapılmaktadır. Kalp pompasına ihtiyaç duyulmadan yapılan bu ameliyatta bacak toplardamarı, ön kol arteri ve göğüs arteri gibi damarlar kullanılmaktadır. Ameliyat sonrası göğüs kemiği kuvvetli tellerle bağlanıp kesi yeri dikilir. Bu tür açık ameliyatlarda göğüs kemiği 6-8 hafta aralığında iyileşmektedir. Hasta ameliyat sonra yoğun bakıma alınarak iyileşmesi yakından izlenir. Bu tür ağır ameliyatlar sonrası hasta yoğun bakım ünitesinde birkaç gün geçirebilmektedir.
Son zamanlarda kalp ameliyatlarında kullanılan teknik altyapının güçlenmesi ile bu ameliyatlarda risk de düşmüştür. Ancak hastanın yaşına, daha önceden kalp rahatsızlığı geçirip geçirmediğine, kalpte kasılma gücü olup olmamasına ve kalp dışı organlardaki işlev kayıplarına bağlı olarak risk artabilmektedir. Bypass ameliyatları erkeklere oranla kadınlarda daha risklidir.
Bypass ameliyatının ardından hastalarda damar sertliği (ateroskleroz) görülebilir. Bu nedenle damar sertliğine neden olan şişmanlık, şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği, sigara içilmesi ve kan yağlarına karşı daha dikkatli olunmalıdır. Hasta göğüs kemiğinin iyileşmesi için ilk 1-1.5 ay ser hareketlerden kaçınmalı, spor hayatına ise doktoruna danışarak devam etmelidir.
Bypass ameliyatının süresi bypass sayısı ve yöntemine göre değişmektedir. Ayrıca ameliyatta göğüs kafesinin boydan açılıp açılmaması, kalp durdurularak kalp pompası kullanılması gibi faktörler süreyi etkilemektedir. Ancak genel olarak 2-4 saat arası sürmektedir.
Bypass ameliyatı damar darlığı ve tıkanıklığında tek başına bir çözüm değildir. Ameliyat sonrası hastalar yaşamlarını bir düzene sokmalı, zararlı yiyecek ve içeceklerden kaçınmalı, kalplerini yoracak kötü alışkanlıklarından uzaklaşmaları gerekmektedir.
Hasta ameliyat sonrası nefes egzersizlerine başlamalıdır. Genel anestezinin kullanıldığı ameliyatlarda bronşlarda balgam artışı görülür. Hasta solunum cihazından ayrıldıktan sonra nefes egzersizleri ile atıklar temizlenmelidir. Hasta ameliyat sonrası 3-5 gün süreyle hastanede kalabilir. Bir problem görülmüyorsa bu süre sonrası eve taburcu edilebilir. Tam olarak iyileşebilme ise 2 ayı bulabilmektedir. Göğüs kafesi tam iyileştikten sonra hasta iyileşmiş sayılır. Bu aşamadan sonra hasta normal insanların yaptığı her türlü aktiviteyi yapabilmektedir.
Bypass ameliyatlarında kullanılan damarlar, hastanın kendi vücudundan alınır ve bu işlem, alındıkları bölgede herhangi bir işlev kaybına neden olmaz. Operasyonlarda yabancı dokular ya da sentetik damarlar tercih edilmez. Köprüleme işlemi için gerekli olan toplardamar veya atardamarlar hastanın damar yapısına uygun olarak seçilir. Özellikle genç hastalarda ve uygun durumlarda arter greftler öncelikli olarak tercih edilir.
Kanserli hastalarda koroner bypass ameliyatı yapılabilmektedir. Onkoloji uzmanı ile birlikte yapılacak değerlendirmede, hastanın 5 yıl ve üstü yaşam süresi bulunan kolon kanseri, meme kanseri ve lenfoma gibi durumlarda koroner bypass ve açık kalp ameliyatları yapabilmektedir.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Kalp Damar Cerrahisi birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.