Damarlarda kan birikmesiyle toplardamarın genişlemesi, belirginleşmesi ve kıvrılması durumuna varis denilir. Genelde bacak derisinin altında ve mavimsi renkte görülen varisler, değişik çapta oluşurlar. İlk başlarda sadece görüntü olarak rahatsızlık verse de ilerleyen zamanlarda ağrılı hale gelebilir. Bununla birlikte bacaklarda şişme ve kronik venöz yetmezlik de ortaya çıkabilmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülmektedir.
Varisin oluşumunda pek çok neden olabilir. Şişmanlık, uzun süre ayakta kalma, gebelik, ailede varis öyküsü bulunması, doğum kontrol hapı kullanılması, hormon tedavileri, dar giysi giyme, kabızlık, yaşlılık ve sıcak ortamlarda sık bulunulması gibi nedenler sonucu ortaya çıkabilmektedir.
Varis hastalığı;
Varis hastalığı toplumun %10-20’sinde ve daha çok ileri yaşlarda görülen bir hastalıktır. Varisin üç çeşidi vardır. Bunlar;
Ayak bileği çevresinde genelde deri yüzeyine daha yakın yerleşim gösteren 1 mm veya daha küçük varislerdir. Genelde kırmızı renkte olan bu varisler, örümcek ağına benzediği için bu ismi almıştır.
Çapları 4 mm’den küçük, ciltte hafif kabarık olarak duran mavi, yeşil ve mor renkli varislerdir. Elle kolayca hissedilemez.
4 mm’dan daha büyük, ciltte kabarık, büyük ve geniş kıvrımlar oluşturan ve gözle rahatlıkla fark edilebilen varislerdir. Genelde bacağın iç yüzeyinde ve diz altında görülen yeşilimsi renkteki bu varisler, özellikle ayakta uzun süre kalındığında belirginleşmektedir. Ayakta durdukça dolgunlukları artır, yatıp bacağı yukarı kaldırınca da kaybolur.
Hastalığın ilk zamanlarında sadece görsel olarak rahatsızlık veren varisler; ilerleyen zamanlarda şiddetli ağrıya, toplardamarlarda iltihaplanma, varisin yırtılıp kanaması ve pıhtı oluşup akciğere pıhtı atması (pulmoner emboli) gibi olumsuz durumlara da yol açabilmektedir.
Varis tedavisinde en geleneksel yöntem varisli damarın çıkarılmasıdır. Ancak bu hem zor hem de uzun süreli bir iyileşme yöntemidir. Günümüzde varis tedavisinde;
Bu yöntemde ince bir iğne ile varis içine kimyasal bir madde enjekte edilir. Varis çorabı veya özel bir bandaj ile varisli bölge 3 gün kapalı tutulur. Genelde çok ince kılcal damarlar halindeki varislerin tedavisinde kullanılmaktadır.
Yaklaşık olarak yarım cm kalınlığındaki varislerin tedavisinde tercih edilir. Bunun için 3-4 mm’lik küçük bir kesi açılıp bir kanca ile varisler çıkarılmaktadır.
Büyük damar varislerinde, yüzeysel toplardamarda yetmezlik saptanan hastalarda tercih edilen yöntemdir. Bu işlemde diz bölgesinde yaklaşık 1-1,5 cm, kasık bölgesinde yaklaşık 3 cm’lik kesi ile venöz yetmezliği bulunan yüzeysel damarlar çıkarılır. Genel veya spinal anestezi altında, yaklaşık yarım saatlik bir ameliyatla uygulanır. Operasyon sonrası özel bir bandajla bacak sarılır. Bir gece hastanede yattıktan sonra taburcu edilir. Yaklaşık bir hafta sonra da dikişler alınır.
Lazer cihazı, diz bölgesinden bir iğne yardımı ile damara girip kasığa kadar ilerletilir. Daha sonra damar yakılır. Bu damarın çevresinde başka genişlemiş damarlar varsa bunlar da küçük kesilerle çıkarılır. Kasık bölgesinde kesiye sebep olmaması konfor açısından önemlidir.
Diz bölgesinden varisli damara girilip ablasyon (ısı enerjisi) yöntemi ile damar yok edilir. Konforlu bir yöntemdir. Yüksek başarı oranı nedeniyle sıkça tercih edilen bir yöntemdir. Hasta tedavinin ardından aynı gün içerisinde taburcu edilmektedir.
Varis tedavisinde en güncel tedavilerden biridir. Damarlara tıbbi bir yapıştırıcı olan siyanoakrilatin enjekte edilir. Bu yapıştırıcı vasıtasıyla varisli damarlar birbirine yapışarak ortadan kalkmaktadır. Yaklaşık 10 dakika süren bu işlem sonrası hasta normal hayatına kaldığı yerden devam eder.
Damarlarda varis oluşumlarının önüne geçmek için;
Gebelik döneminde hormonlar nedeniyle başta damarlar olmak üzere dokular gevşemeye başlar. Gebelikte kan hacmi artar, bebek büyüdükçe damarlara baskı yaparak kan akımının bacaklarda göllenmesine sebep olur. Böylece damarlarda kan biriktiği için varisler ortaya çıkar.
Stres, günümüz yaşam koşullarında herkesin maruz kaldığı bir durumdur. Stresin kronik hale gelmesi vücuttaki damar sistemini de olumsuz etkileyebilir. Hatta bazı hastalarda varisli damarlarda artış da görülebilir.
Varis, yavaş yavaş ilerleyen bir hastalıktır. Önce görsellik dışında bir şikâyete neden olmaz ama zamanla ağrılar ortaya çıkar. Varis büyüdükçe tedavi de büyür ve daha kapsamlı olur. Bu durumlarla karşılaşmamak için bileklerde kılcal varisler fark edilir fark edilmez varis tedavisine başlanması gerekir. Ayrıca varisli damar kanamış veya variste pıhtı oluşmuşsa tedavisine bir an önce başlanmalıdır.
Lazerle varis tedavisinde 1-2 mm’lik bir delik açılıp damalara ulaşılarak tedavi yapılır. Bu delik fark edilebilir bir delik olmadığı için iz bırakmaz. Ancak yanlış tedavilerde iz kalma riski vardır. Bu nedenle işlemi yapacak doktorun iyi seçilmesi gerekir.
Lazerle varis tedavisinde tek seans yeterli gelmektedir. Ancak bazı durumlarda ek seanslara da ihtiyaç duyulabilmektedir.
Varis tedavisinin fiyatları uygulamayı yapan doktor, hastane, tedavide uygulanan yöntem (lazer, radyofrekans, cerrahi yöntem vb.), vakanın büyüklüğüne göre değişmektedir.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Kalp Damar Cerrahisi birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.