Oluşumunda tümör, yangı veya travma gibi unsurların etkili olmadığı, dönüşümlü hücre zedelenmesine bağlı olarak ortaya çıkan hastalıklara denilmektedir. Kardiyo metobolik hastalıklar ve dis-metabolik hastalıklar olarak kategorilendirmek mümkündür.
Dis-metabolik hastalıklar; obezite, kalp krizi, felç, şeker hastalığı ve tansiyon yüksekliği gibi hastalıklardır.
Kronik dejeneratif hastalıklar ise; kronik tiroid (Hashimato hastalığı), kanser, kronik artrit, eklem ve kas ağrıları, Alzheimer, depresyon, fibrokistik meme ve fibromiyalji gibi hastalıklardır.
Belirtileri birbirinden farklı olsada ortak özellikleri kronik inflamasyondur. Kronik inflamasyon düzeltilmeden bu hastalıkların tedavisi mümkün değildir.
Omurga diskleri, yaşlanma sürecinin doğal bir sonucu olarak zamanla zarar görebilir. Disk dejenerasyonu belirtileri, genellikle 40 yaş ve sonrasında birçok insanda görülebilir; ancak bu durum her bireyde ağrıya neden olmayabilir. Disk dejenerasyonunun temel sebepleri şunlardır:
Yaş: Zaman ilerledikçe disklerin su miktarı azalır, bu da onların sertleşmesine neden olur. Su kaybı, disklerin incelmesine ve şok emme yeteneklerinin düşmesine neden olur.
Yırtılma veya çatlama: Günlük aktiviteler sırasında oluşan küçük yaralanmalar, omurga disklerinde çatlaklara yol açabilir. Bu çatlaklar, genellikle sinirlerin etrafında bulunduğundan ağrıya sebep olabilir. Disklerin dış yapısı çatladığında, disk yerinden kayarak fıtıklaşma meydana gelebilir; bu da omurilik sinirini sıkıştırarak rahatsızlık oluşturur. Tekrarlanan travmalar ya da aşırı yüklenmeler de disklerin hasar görmesine ve bu tür sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir.
Genetik Faktörler: Aile geçmişinde benzer rahatsızlıkların bulunması, disk hastalığına yatkınlık riskini artırabilir. Genetik etkenler, disklerin yapısını veya işlevini etkileyerek hastalığın gelişmesine katkıda bulunabilir.
Obezite: Fazla kilo, omurgaya ekstra yük bindirerek disklerin aşınma hızını artırabilir. Aşırı kilolu olmak, omurga disklerinin bozulma sürecini hızlandırabilir ve hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir.
Bu hastalık, genellikle belirgin belirtilerle ortaya çıkar ve bireylerin yaşam kalitesini olumsuz bir şekilde etkileyebilir. Disklerin dejenerasyonu ilerledikçe, kuruma meydana gelir ve sinirler üzerindeki baskı artabilir. Bu durum, bir kişinin yırtılmış veya şişkin bir disk geliştirmesine yol açabilir. Bazı bireylerde belirgin bir rahatsızlık hissi olmaksızın da şişkin veya yırtık diskler mevcut olabilir; ancak bu durum bazen bacaklarda rahatsızlık yaratabilir. Aşağıda, bu hastalığın sıkça görülen belirtileri sıralanmıştır:
Bel ağrısı: Rahatsızlığın en yaygın belirtisi bel ağrısıdır. Ağrı genellikle belin alt kısmında ya da genel olarak bel bölgesinde hissedilir ve bazen kalça veya bacaklara yayılabilir. Uzun süre oturmak, ayakta durmak ya da eğilmek gibi eylemler sırasında ağrı genellikle daha fazla hissedilir. Bu tür durumlar, rahatsızlık düzeyini artırabilir. Bu tür aktiviteler sırasında rahatsızlık hissi şiddet kazanabilir.
Sırt ağrısı: Kişilerde sırt bölgesinde de rahatsızlık hissi oluşabilir. Bu ağrı, omurganın farklı bölgelerinde hissedilir ve hareket ederken ya da uzun süre oturduktan sonra daha belirgin hale gelebilir.
Omurga hareketlerinde sınırlılık: Dejeneratif disk hastalığı yaşayan kişiler, omurga hareketlerinde kısıtlamalar hissedebilirler. Gündelik yaşamda eğilme, dönme veya bükülme gibi hareketleri gerçekleştirmekte güçlük çekebilirler. Bu durum, sıradan görevleri bile zorlaştırabilir. Bu durum, basit aktiviteleri bile zorlaştırabilir.
Uyuşma veya karıncalanma: Disklerin omuriliğe veya sinirlere baskı yapması sonucunda bacaklarda veya kollarında uyuşma, karıncalanma ya da güçsüzlük hissi ortaya çıkabilir.
Yürüme güçlüğü: Hastalığın ilerlemesiyle birlikte semptomlar şiddetlenebilir ve kişiler yürürken zorluk yaşayabilir. Özellikle belirli pozisyonlarda veya aktivitelerde ağrı veya kısıtlılık nedeniyle yürümek daha da zorlaşabilir.
Dejeneratif hastalıklar önlenebilir hastalıklardır. Doğal ve sağlıklı beslenme, fiziksel aktivite yapılması ile bu hastalıklardan kurtulmak mümkündür.
Bütün kronik dejeneratif hastalıklarda şeker ve insülin hormonu ön plandadır. Dolayısıyla insülin dengede tutulmalı, karaciğer ve pankreas yağlarından kurtulmalı, göbek eritilmelidir.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi’nde görev yapan alanında uzman, deneyimli Nöroloji birim doktorlarını aşağıdan daha detaylı bir şekilde inceleyebilirsiniz.
Diğer Nöroloji HastalıklarıÖzel Adana Ortadoğu Hastanesi Nöroloji Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.