Kalp pili, kalp ritmini düzenleyebilmek için hastanın kalp kasına elektriksel uyarılar gönderen, köprücük kemiğinin alt kısmına yerleştirilen cihaza verilen isimdir. Kalp ritminde anormallikler yaşayan hastalara, semptomların hafifletilmesi konusunda yardımcı olan kalp pili, göğse cerrahi bir prosedür ile yerleştirilir. Kalbin normal bir ritim ve hızda atmasını sağlayan kalp pilleri, vücuda kan pompalanmasını düzene sokar. Özellikle kalp yetmezliği sorunu yaşayan hastalar için son derece önemli bir cihazdır. Kalıcı ve geçici şekilde uygulanabilen kalp pilleri ile ilgili merak edilenleri Özel Ortadoğu Hastanesi sizler için anlattı.
Uyarı merkezinin yeterli hızda uyarı oluşturamadığı veya kalp atışlarının iletim yollarındaki bir kesintiden dolayı aşırı yavaşladığı durumlarda hastanın normal yaşamına devam edebilmesi için kalp pillerine gereksinim duyarız. Kalıcı kalp pilleri, hastanın kalbinin çalışmasını sürekli olarak takip eder ve gerekli durumlarda devreye girer. Hastanın kalp atışı olması gereken hızın altına düştüğünde hızlanarak etki gösterir. Bu sayede kalp atışındaki yavaşlamadan kaynaklı olarak hastanın bayılmasına, başının dönmesine veya nefes darlığı yaşamasına engel olur.
Kalıcı kalp pilleri genellikle lokal anestezi altında takılır. Hastanın göğüs bölgesinde kalbe uzanan büyük toplardamarların içerisinden elektrotlar, kalp kulakçıklarına veya karıncıklarına yerleştirilirler. Bu elektrotlar cilt altına yerleştirilen bir jeneratöre bağlanır. Ortalama 30 ila 60 dakika arasında tamamlanabilen bu işlem için hastanın birkaç gün, hastanede gözetim altında tutulması gerekebilir.
Küçük ölçekli cerrahi prosedürler arasında sınıflandırılan kalıcı kalp pili uygulaması içerisinde bazı komplikasyon risklerini barındırır. Ancak belirtmek gerekir ki bu işleme dair komplikasyon riski son derece düşüktür. Çoğu vakada hayati bir risk söz konusu değildir. Damara giriş sağlandığı sırada akciğer zarında bir yırtık oluşması, toplardamar yerine atar damara girilmesinden kaynaklı kanamalar veya ritim bozuklukları olası risk unsurlarıdır. Hastanın işlem sonrasında mikrop kapmamasına özen gösterilir. Bu yüzden koruyucu antibiyotik tedavisine başvurulur. Yine nadiren görülen komplikasyonlardan biri de pil jeneratörünün veya kabloların kendiliğinden cildin dışına çıkmasıdır.
Kalıcı kalp pili takıldıktan sonraki ilk 24 saatlik sürede hastanın yataktan kalkmadan uzanması gerekir. Dikişler, operasyondan sonraki 6-10 gün arasında alınır. Kalıcı kalp pili takılmasının ardından hastanın yaşantısında mühim değişiklik olmaz. Buna karşın doktorunuzun kalp pilini olumsuz yönde etkileyebilecek davranışlarla ilgili uyarılarına özen göstermeniz gerekir.
Kalıcı kalp pili uygulamasının herhangi bir alternatifi yoktur. Bu yüzden yaşamsal öneme sahiptir. Kalıcı kalp pillerinin ortalama kullanım ömrü 5-6 senedir. Bu sürenin sonunda yeniden kalp pili takılmaz. Yalnızca pilin jeneratörü yenilenir.
Geçici kalp pilinin takılması da tıpkı kalıcı kalp pili gibi uyarı merkezinin yeterli hıza ulaşamaması ve kalp atışlarının normalin altında bir hıza düşmesi ile ilgilidir. Hastanın normal yaşantısına devam edebilmesi ve kalbin olması gereken hızda atması için uygulanır.
Lokal anestezi altında gerçekleştirilen geçici kalp pili uygulaması kalbe ulaşan toplardamarların içerisinden geçirilen elektrotların kalbe yerleştirilmesi ve bu elektrotların vücudun dışında bulunan bir jeneratöre bağlanması ile gerçekleştirilir. İster yatak başında ister röntgen cihazı altında uygulanabilen geçici kalp pili uygulaması yaklaşık 20-30 dakika içerisinde tamamlanabilir. Hastanın geçici kalp piline gereksinimi kalmadığında kalbe yerleştirilen teller kolaylıkla dışarı çıkartılır.
Küçük ölçekli cerrahi uygulamalar sınıfında değerlendirilen geçici kalp pili işlemi, içerisinde az da olsa komplikasyon riski barındırmaktadır. Damarlarda anevrizma yani genişleme, yırtılma, atar ve toplardamarlar arasında fisül oluşumu, hematom veya kanama benzeri semptomlarla karşılaşılabilir. Bunların yanı sıra boyun damarlarından giriş yapılan hastalarda akciğer zedelenmesi veya nefes darlığı tehlikesi söz konusu olabilir. Bu komplikasyon akciğerden iğne ile girilerek ya da akciğere tüp yerleştirilerek tedavi edilebilmektedir. Yine çok nadiren de olsa görülebilen komplikasyonlardan biri damarda pıhtı oluşmasıdır. Pıhtı oluşumu kanla beslenmesi gereken hayati organların beslenememesine yol açar. Bunlar ve benzeri komplikasyonlara karşı operasyonu yöneten tıbbi ekip hazırlıklıdır ve olası bir problem yaşanması halinde geç kalınmadan anında müdahale edilir.
NOT: Hastalıklar ve tedavi yöntemleriyle ilgili içeriklerimiz yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Sağlığınızla ilgili tüm konularda doktorunuza veya bir sağlık kuruluşuna başvurunuz.
Özel Adana Ortadoğu Hastanesi Kardiyoloji Birimi’nde hizmet verilen diğer hastalıklara aşağıdan ulaşabilirsiniz.